top of page

Her Kaygı Anksiyete Midir? Kaygıyı ve Anksiyeteyi Tanımak



Kaygı hepimizin yaşamında zaman zaman karşılaştığı, evrensel bir duygudur. Yeni bir işe başlarken, bir sınava girerken ya da önemli bir karar alırken içimizde beliren o huzursuzluk hissi... Aslında kaygı, bizi tehlikeye karşı hazırlayan doğal bir alarm sistemidir. Ancak bu duygu yoğunlaştığında, kontrol edilmesi zor hale geldiğinde ve günlük hayatı etkilemeye başladığında anksiyete olarak tanımlanır.

Peki kaygıyla anksiyete arasındaki fark nedir? Her kaygı anksiyete midir? Ve bu durumla başa çıkmak mümkün müdür?



Anksiyete Nedir? Kaygıdan Farklı Noktaları


Anksiyete, çoğu zaman ortada gerçek bir tehdit olmaksızın ortaya çıkan; yoğun, sürekli ve kişinin yaşam kalitesini etkileyebilen bir kaygı halidir. Belirsizlikler karşısında ortaya çıkan bu durum, zihinsel ve bedensel olarak bir alarm halini beraberinde getirir. Ancak her kaygı anksiyete değildir.Kaygı, hayatın doğal bir parçasıdır; sınav öncesi, önemli bir karar anında ya da riskli bir durumda ortaya çıkan ve bizi hazırlayan, geçici bir duygudur. Anksiyete ise bu duygunun kontrol edilemez boyuta ulaşmış hâlidir. Örneğin sınavdan önce kaygı duymak normaldir; ancak bu duygu günler öncesinden başlayıp uykusuzluk, mide bulantısı ve kaçınma gibi belirtilerle yaşamınızı etkiliyorsa, bu artık anksiyeteye işaret edebilir.


Anksiyete belirli bir düzeye kadar normal ve sağlıklıdır.Çünkü bizi motive edebilir, odaklanmamızı artırabilir ve hayatta kalmamızı destekler.

Ancak bu duygu yoğun, yaygın ve kalıcı hale geldiğinde; yaşam kalitesini düşürür, sosyal ilişkileri zedeler ve psikolojik destek ihtiyacını beraberinde getirir. Tam da bu noktada terapi süreci, bireyin anksiyeteyle olan ilişkisini fark etmesine ve yeni başa çıkma yolları geliştirmesine yardımcı olur.


Kısacası: Kaygı seni belirli şeylere hazırlar. Anksiyete seni durdurur.



Anksiyete Belirtileri Nelerdir?

Anksiyete bedensel, duygusal ve düşünsel düzeyde kendini gösterebilir:

  • Kalp çarpıntısı, nefes darlığı, mide problemleri

  • Sürekli kötü bir şey olacakmış hissi

  • Uykuya dalmakta ya da uykuda kalmakta güçlük

  • Konsantrasyon zorluğu

  • Sosyal ortamlarda yoğun tedirginlik

  • Kaslarda gerginlik, huzursuzluk hali


Bu belirtiler kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Önemli olan, bu belirtilerin sıklığı, yoğunluğu ve günlük yaşamı ne kadar etkilediğidir. Ayrıca anksiyetesi yüksek bireyler, genellikle kaygılarını azaltmak için kaçınma davranışları geliştirir. Örneğin, sosyal anksiyetesi olan biri kalabalık ortamlardan uzak durabilir, performans kaygısı olan biri önemli işleri sürekli erteleyebilir. Bu kaçınmalar kısa vadede rahatlatıcı görünse de, uzun vadede anksiyeteyi pekiştirir. Zihne “o durum gerçekten tehditkâr” mesajı verilir ve kişi aynı döngüyü tekrar tekrar yaşamaya başlar.


Anksiyeteyle Başa Çıkmak İçin Neler Yapılabilir?

  • Düzenli nefes egzersizleri ve beden farkındalığı çalışmaları

  • Düşünce günlüğü, kaygıyı tetikleyen durumları anlamaya yardımcı olur

  • Uyku, beslenme ve hareket düzenine özen göstermek

  • Kafein tüketimini azaltmak ve su tüketimini artırmak

  • Bir hobi edinmek ve rutinler oluşturmak

  • Anksiyeteyi bastırmadan, adım adım yüzleşme pratiği

  • Psikolojik destek almak (bilişsel davranışçı terapi gibi yapılandırılmış yöntemlerle)



Kendini Anlamak İyileşmenin İlk Adımıdır


Anksiyete, seni tanımaya ve kendinle yeniden bağ kurmaya davet eden bir işarettir. Eğer yukarıdaki belirtiler sana tanıdık geliyorsa, bu duyguyla baş başa kalmak zorunda değilsin. Unutma; anksiyete yönetilebilir bir durumdur ve bu süreçte bir uzmandan destek almak, yaşam kaliteni yeniden inşa etmenin güçlü bir yoludur.


Psk. Simge Uysal




📥 Eğer sen de kendi kaygı döngünü tanımak ve çözüm yolları geliştirmek istersen,

bana ulaşabilir, seans için iletişime geçebilirsin.





 
 
 

Comments

Rated 0 out of 5 stars.
No ratings yet

Add a rating
  • Facebook
  • Whatsapp
  • LinkedIn

©2024 by Psikolog Simge Uysal. Powered and secured by Wix

bottom of page